Yazar Eylem Tok’un oğlunun çarptığı kaza mağduru gençten çok konuşulacak iddia

Neden Mısır’a gittiği ortaya çıktı! Bakan Tunç: ‘Süreci başlattık’

1 Mart’ta annesinin üzerine kayıtlı lüks aracıyla yol kenarındaki ATV tipi araçlara çarparak Oğuz Murat Acı’nın ölümüne, 4 kişinin de yaralanmasına sebep olan 18 yaşından küçük sürücü T.C., annesi Eylem Tok ile birlikte Mısır’a kaçtı.  

Olayla ilgili birçok iddia ortaya atılırken yazar Eylem Tok, oğlunu korumak için Mısır’a kaçtığını ve geri döneceğine dair açıklama yapmıştı. Tok, yaptığı açıklamada yaralıların telefonlarının alındığı iddialarının gerçeği yansıtmadığını söyleyerek kendini savunmuştu. 

“TELEFONUMU ELİMDEN ALDILAR”

Yazar Eylem Tok’un oğlunun aracıyla çarptığı ATV’de bulunan ve yaralı olarak kurtulan İbrahim Gümüş konuştu.

Hastaneden taburcu olan Gümüş, Tok’un “telefonları toplamadık” açıklamasına cevap verdi.

Gümüş, “Biz benzinimizi aldık dönüş yolundaydık. Araç arızalandı. Arızalanınca biz 3 tane ATV’yi emniyetli bir alana çektik. Sonra Oğuz abi dedi ki, karşıdan gelen görsün diye ATV’leri ters çevirip arkaya geçerek flaşörlerini yaktı. Görmemeleri imkansız. 4-5 tane araba geçti. Onlar yavaşladı, fark etti. Bir tanesi durdu, bir ihtiyacınız var mı diye sordu. Ama o çok süratli ve hızlı olduğu için göremedi ve direk yapıştırdı. Ben sadece farları gördüm, sonrası yok bende. O anlara dahil pek bir şey hatırlamıyorum. Çünkü o esnada kafama darbe aldım. Sadece arabanın çok süratli olduğunu hatırlıyorum. Çarpmanın etkisiyle zaten biz savrulduk” dedi.

“BİZİ GÖRMEMELERİ İMKANSIZ”

Yardım istemek için çıkarttığı telefonunun elinden alındığını vurgulayan Gümüş, “Çarpmanın etkisiyle zaten biz savrulduk. Görmemle vurması bir oldu zaten. Daha sonra yardım istemek için telefonumu çıkarmıştım. Telefonu çıkardığım zaman şifremi hatırlayamadım. Yüz kilidiyle açmaya çalıştım, açıldı telefon. O sırada telefon benim elimden alındı. Kim olduğunu bilmiyorum. Çünkü etraf karanlıktı göremiyordum. Büyük ihtimalle aileden biri almıştır diye düşünüyorum. Ondan sonra telefonum alınıyor. Ben o etkide kalkıp arkadaşımı görünce telefonu unutuyorum. Gerisini de hatırlamıyorum. Sonra teyzem telefonla beni arıyor. Beni aradıktan sonra telefona bir hanımefendi çıkıyor. ‘Siz kimsiniz, İbrahim nerde’ diye bir soru soruyor. O da ‘siz kimsiniz’ diye cevap veriyor. Teyzemde diyor ki ‘Ben teyzesiyim sen kimsin’ diyor. Sonra telefonu yüzüne kapatıyor. Sonrasında telefonun güvenliğe bırakılıp oradan alındığı söyleniyor. Ne olacağını bilmiyoruz ama adalete teslim olduktan sonra her şeyin açığa çıkacağını düşünüyoruz. Ben yardım ya da oraya gelen bir bayan sesini duymadım. Zaten yarı baygındım. Kazadan sonra bunları hatırlıyorum. Telefonum elimden alındı. Alındığını biliyorum. Telefonu çıkardım, telefon benim yanımdaydı çıkarıp yardım istemek için aramıştım. Ama işte söylediğim gibi telefonu elimden aldılar ne oldu bilmiyorum. O esnada ambulans daha gelmemişti” ifadelerini kullandı.